İşte Taha Dağlı’nın o yazısı;
“Filistin’de Batı Şeria’daki Eriha kentinde bulunan Hazreti Musa cami ve külliyesinde inanılmaz bir skandala imza atıldı. Bir grup genç, cami ve medreselerin bulunduğu külliyeyi adeta bir diskoya çevirip, parti yaptı. Camideki partide içki ve uyuşturucu da kullanıldı.
Nebi Musa Camiinde Hazreti Musa’nın kabri ve makamı bulunuyor. Selahattin Eyyübi Kudüs’ü fethettikten sonra hadisler ışığında Hazreti Musa AS’in mezarının burada olduğunu tespit ediyor. Eriha’da çölün ortasındaki mezar bir türbeye dönüştürülüyor ardından Memlüklüler döneminde külliye ve cami inşa ediliyor.
Selahattin Eyyübi 1187’den itibaren burada bir gelenek başlatıyor adına da Nebi Musa şenlikleri diyor. Bu gelenek 1967’de Kudüs’ün işgaline kadar devam ettiriliyor.
1967 sonrası İsrail işgaliyle külliye bakımsızlığa itiliyor. Ta ki 2013’e kadar. O tarihe kadar mezberelikten farksız olan bu tarihi ve dini mekan Türkiye’nin girişimleriyle TİKA tarafından restore ettiriliyor. Ve 2014’ten itibaren Nebi Musa Şenlikleri Türkiye tarafından her yıl Nisan ayında yeniden gerçekleştiriliyor.
İsrail, Hz Musa’yı yok saydığından bu mekanı umursamıyor. Oysa kendi inançlarında yeri olduğunu iddia ettikleri Hazreti Yusuf ya da Hazreti İbrahim cami gibi kutsal mekanları direkt işgal edip, buralara Filistinlilerin girmesine izin vermiyor. Eriha’daki Hazreti Musa caminin bulunduğu yer Batı Şeria’yı 3’e bölen İsrail için C bölgesi olarak tanımlanıyor yani İsrail askerlerinin burada kontrol hakkı var.
Ancak İsrail askerlerinin işgal kuralları gereği Eriha’daki denetim hakkına rağmen önceki gece Hazreti Musa caminde çok ama çok büyük bir skandal yaşandı.
Bir grup genç içeri girip, avluya müzik sistemi kurdu. Alkol ve uyuşturucu getirip, içerde danslı müzikli eğlence tertip etti. İsrail askerlerinden ise hiçbir müdahale gelmedi.
Filistinliler hadiseyi duyunca çok sert tepki gösterdi. Hazreti Musa camine akın eden Filistinliler, içerde karşılaştıkları manzarayla şoktaydı. Kalabalık, hemen dans eden o gençleri camiden çıkardı. İçerdeki müzik aletleri, sahne, sandalye ve masaları parçalayıp, külliyeyi çeviren surlardan dışarı fırlattı. Sonra da skandal partiden arta kalan ne varsa hepsini toplayıp ateşe verdi.
OLAYI DUYAN FİLİSTİNLİLER CAMİYE GELEREK SKANDALI PROTESTO ETTİ
Partiyi tertip edenler kısa sürede ortadan kayboldu.
Filistinliler ise sabaha kadar Hazreti Musa külliyesini terk etmedi, içeriyi temizleyip, sabah saatlerinde yüzlerce kişinin katılımıyla namaz kılıp, dua etti. Camideki eğlenceye sert tepki gösterilen konuşmalar yapıldı.
Peki camiyi işgal edip, kutsal mekanı diskoteğe çevirenler kimdi?
İsrail gazetelerine göre onlar Yahudi gençler değildi aksine İsrail tarafında, İsrail vatandaşı olan Filistinli asıllı Araplardı.
1948’deki işgal sonrası sürgün edilen Filistinliler dışında bazı Filistinliler, işgal altındaki şehirlerde kalmayı başarmıştı. Onlar 48 şehirleri adı verilen İsrail haritasına dahil edilmiş Filistin kentlerinde hala yaşıyorlar. İsrail vatandaşı olup, İsrail pasaportuna sahipler. Sayıları yaklaşık 2 milyon. Mescidi Aksa muhafızı olarak bilinen Şeyh Raed Salah gibi yüz binlercesinin dini inanç ya da işgal karşıtlığı konusunda Kudüs, Batı Şeria ve Gazze’deki Filistinlilerden farklı yoktur.
Ama her toplumda olduğu gibi 48 şehirlerindeki Filistinlilerin de küçük bir kısmında İsrail işbirlikçiliği var maalesef. Yıllarca Yahudilerle iç içe kalan ve İsrail’in kodlarıyla oynadığı bu küçük kitlenin Yahudilerden pek farkı yoktur. Hatta Filistinliler onlar için “Yahudi Araplar” tanımlamasını yapar.
İşte İsrailliler gibi yaşayıp artık onlardan biri haline gelen o küçük kitlenin üyesi olan bir grup kendini bilmez, büyük ihtimalle İsrail’in yönlendirmesi ve İsrail ordusunun göz yummasıyla Cumartesi gecesi Hazreti Musa külliyesine girip, kutsal mekanı eğlence merkezine çevirmeye kalktı.
Filistinlilerin sert tepkisi ve müdahalesiyle karşılayan eylemciler ortadan kayboldu. İsrail basını suçu Filistin yönetimine attı. Filistin turizm bakanlığının, oradaki gençlere eğlence için izin verdiğini iddia etti.
Filistin yönetimi ve bir çok bakanlık, bu iddiayı yalanladı. Filistin Başbakanı olayla ilgili soruşturma başlattı.
Provokasyonun amacına gelince. Hazreti Musa cami gibi dini ve tarihi önemi büyük olan bu kutsal mekanda, içki içilip uyuşturucu kullanmak suretiyle gerçekleştirilen müzikli parti, Filistinlilere karşı tertip edilmiş büyük bir tuzaktı. Bunu organize edenlerin amacı, olayı duyup oraya giden Filistinlilerle içerdekileri çatıştırmaktı. Bunun dışında “Filistin turizm bakanlığı izin verdiği” iddiasıyla da Ağustos’tan itibaren seçim konusunda uzlaşan ve birlik olma yolunda önemli adımlar atan Hamas ile El Fetih’in arasını bozmaya yönelik bir girişimin olduğunu da vurgulamakta fayda var.
Neyse ki Filistinliler bu tuzağa düşmedi. Eğlenceyi tertip eden provakatörler hafif şekilde tartaklanarak kovuldu, yaralanma ya da can kaybı gibi kötü bir durum yaşanmadı. Mahmut Abbas yönetimi de gerekli işlemleri hemen başlatarak, Filistinli siyasi gruplar arasında olası bir krizin önüne geçti.
Ama belli ki İsrail ve Filistin içerisinde azınlık da olsalar, İsrail adına çalışan işbirlikçiler rahat durmayacaklar. Filistinliler bu tarz kışkırtıcı girişimler karşısında bundan sonra çok ama çok daha dikkatli olmalıdır.”