Korona denilen mini minnacık virüs, dünyaya hükmediyor.
Ne istiyorsa, onu yapıyor.
Egemenlik onda, özgürlük onda, diktatör kesildi başımıza kafasına göre takılıyor.
Bugün 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı.
Meydanlarda, alanlarda kutlanamıyor, kutlayamıyoruz.
Çocuklarımızın bayrak salladığını göremiyoruz.
Kişisel egemenlik bırakmadı ki virüs.
Toplu olarak da bayram yapamıyoruz.
Kalabalığı, karmaşayı, kargaşayı pek sever bu illet virüs.
Çocuklar evden çıkamıyor.
Çocuklar oyun parkında doya doya eğlenemiyor.
Sokaklar saklambaç bile oynayamıyor.
Sek sek oynayamıyor, körebe oynayamıyor.
Evden çıkamıyor ki.
Çocuklar bunaldı, çocuklar eve kapandı.
Çocuklar evde değil, sokakta, oyun parkında, alanlarda olmalı oysa.
Hele ki bu bayram gününde.
Virüs böyle istedi.
Elbet bizim isteyeceğimiz günlerde gelecek, bir gün.
Şimdilik yapacak bir şey yok.
Babasının omuzuna kurulup, coşkuyla Ay-Yıldızlı bayrağımızı sallayan çocuk göremeyeceğiz.
Olsun, varsın ne çıkar.
Virüs olsa da olmasa da.
Bu bayram bizim bayramımız, Ata’mızın armağanı.
Yaşasın Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramımız.
Kutlu olsun.
Gidemesek de.
Bu bayram bizim bayramımız kutlu olsun.
Yaşasın 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramımız.
Kutlu olsun.
Yaşasın çocuklar.
Çocuklar yaşasın ki, nice bayramlara erişelim.
Umudunuzu kesmeyin çocuklar.
Bu bayram sizin, bizim bayramımız ilelebet de öyle kalacaktır.
Gidemesek de toplanamasak da.
Ne çıkar.
Sağlıkla büyüyünce kutlarız.
Bugün kişisel egemenliğimizle kutluyoruz.
İçten, yürekten.
Hepimiz çocuğuz, bayram yapıyoruz.
Bu da sanal bayram sanki.
Olsun ne çıkar.
Yaşasın Türkiye, yaşasın insan.
Ulusal, kalabalık bayramlara, hep birlikte.
Bir gün mutlaka.
Kutlu olsun…