Yatırımcılar yakın zamanda yedi yıllık tahvillerin satışının yarattığı sarsıntının ardından bu hafta büyük ABD devlet borcu satışlarına hazırlanıyor. ABD Hazine Bakanlığı salı gününden itibaren 120 milyar dolar değerinde yeni tahvilleri piyasaya sürecek, üç yıllık bonoların 58 milyar dolarlık, 10 yıllık borçlarda 38 milyar dolarlık ve 30 yıllıklarda 24 milyar dolarlık satış yapacak.
Açık satışlar tahvil piyasası için oldukça hassas bir dönemde yapılacak. Tahvil piyasaları yatırımcılar daha yüksek enflasyona, güçlü büyümeye ve ABD Merkez Bankası’nın (FED) faiz oranı artırımına hazırlanırken, yüksek volatilite içinde.
ABD Senatosu’nun hafta sonu 1,9 trilyon dolarlık teşvik paketini onaylaması, analistlere göre bu tartışmaları alevlendirdi.
TD Securities Stratejisti Gennadiy Goldberg, “satışlar geride kalana dek, yatırımcılar diken üstünde olmaya devam edecek” dedi. Açıklamasının devamında, “bu satışlardan birinin 7 yıllık borçların satışından daha kötü bir performans sergilemesi halinde, yeni bir satış dalgasından endişeleniliyor… bu da ardından piyasalarda istikrarsızlığı getirecek” ifadelerini kullandı.
Özellikle uzun vadeli hazine tahvilleri için yüksek miktardaki satışlar, pandeminin başından bu yana normalleşti. Bunun nedeni ise ABD hükümetinin geçtiğimiz yılın mart ayından bu yana korona virüs nedeniyle oluşturduğu tarihi seviyelerdeki teşvik paketlerinin finansmanını sağlama çabasıydı. Geçtiğimiz yıl yatırımcılar rekor seviyelerdeki arzı kolaylıkla benimsedi. Fon yöneticileri borcu satın almak için yarışırken, tahvil verimleri tüm zamanların en düşük seviyelerine geriledi.
Ancak Financial Times’a göre, bu durum 25 Şubat’ta 7 yıllık tahvillerde 62 milyar dolarlık satışın ardından değişti. Yatırımcılar piyasalardan çekildi ve ABD tahvil satışlarını gerçekleştiren birincil kurumları tahvillerin büyük bir bölümünü almaya zorladı. Fiyatlar düşerken ölçüt niteliğindeki 10 yıllık Hazine tahvilleri kısa bir süre için %1,6’nın üzerine çıktı. Pazartesi günü yaşanan satışların ardından şimdi tekrar bu seviyede.
ING’nin Borç ve Faiz Oranı Stratejisi Başkanı Padharic Garvey, bu hafta gerçekleşen satışların daha güçlü talep görmesini bekliyor. Zira mevcut koşullar altında tahvil verimleri çok daha yüksek ve bu nedenle birkaç hafta önce olduğundan, daha çekici. Ancak Garvey, en ufak zayıflık sinyalinin sonuçlarının büyük olacağını söyledi.
Garvey, “Eğer piyasalar bu miktarı sindiremezse, bu piyasalara oranlara yüklenme konusunda bir güç verecek” dedi. Bank of America Stratejisti Meghan Swiber ise, “yatırımcılar FED’in yüksek faiz oranlarını tolere edeceğini kabul edene kadar, birçok tahvil alıcısı, daha yüksek verim için düşük fiyattan alım yapmak isteyecek” ifadesini kullandı.
Swiber, FED’in aylık 80 milyar dolarlık varlık alımı programının kapsamını genişletme niyetinin olmaması göz önünde bulundurulduğunda, uzun vadeli Hazine tahvillerinde “önemli ölçüdeki” arz ve talep dengesizliğinin süreceğini ve oranlarda yukarı yönlü baskı yaratacağını söyledi. Önemli bir talep kaynağı da yabancı alıcılar ve bu yatırımcılar şimdiden piyasalardan geri çekildi. Japonya’nın Ekonomi Bakanlığı’nın son verilerine göre, 26 Şubat tarihinde sona eren iki haftalık süreçte, Japon fonları 34 milyar dolar değerinde yabancı fon satışı gerçekleştirdi.
Piyasa katılımcıları bu durumun ülkenin mali yıl kapanışı öncesinde olağan olduğunu söylese de, bu oyuncuların ne ölçüde piyasalara geri döneceği meçhul. Citigroup Faiz Oranları Küresel Eşbaşkanı Deirdre Dunn, “bir topluluk olarak yabancı reel para oldukça anlamlı olabilir çünkü, güven inşa etmeye yardımcıdır” dedi. Açıklamasının devamında, “aktivite kıtlığında, piyasaların bir dayanak bulması daha zor olabilir” ifadesini kullandı.