Avrupa bu kış halihazırda doğal gaz depolarının boşalmasından ve fiyat artışından dolayı sorunlar yaşarken Rusya’nın Ukrayna’yı işgali ve AB’nin Moskova’ya uyguladığı ekonomik yaptırımların ardından enerji konusunda çözüm arayışı başladı. Çözümler arasında ise tek alternatif olarak Türkiye’den geçen Trans Adriyatik doğalgaz boru hattı bulunuyor. Nükleer enerji ihtimali Almanya, İngiltere, Belçika ve Fransa’da her geçen gün düşerken kömür santrallerinin çoğu iklim hedefleri konusundaki baskı nedeniyle kapatılmıştı.
TÜRKİYE’DEN GEÇEN TRANS ADRİYATİK DOĞALGAZ BORU HATTININ ÖNEMİ
Azerbaycan doğal gazını, Türkiye, Yunanistan ve Arnavutluk üzerinden Adriyatik Denizi’ne, oradan İtalya’nın güneyine, İtalya’dan da diğer Avrupa ülkelerine ulaştıracak proje Trans Adriyatik doğalgaz boru hattı (TAP), Avrupa’daki çeşitli pazarlara yılda yaklaşık 10 milyar metreküp doğalgaz kapasitesine sahip.
Azerbaycan’ın Şah Deniz 2 sahasından çıkarılan doğal gazı Avrupa’ya ulaştırmak üzere inşa edilen TAP, Türkiye-Yunanistan sınırında TANAP’a bağlı bulunuyor.
Azerbaycan gazını Avrupa piyasalarına aktaran TAP’ta ticari gaz akışı 31 Aralık 2020’de başladı.
Güney Gaz Koridoru’nun son ayağı Trans Adriyatik Doğal Gaz Boru Hattı’ndan devreye alındığı ilk yılda 8,1 milyar metreküp doğal gaz Avrupa’ya taşındı.
TAP, Trans Anadolu Doğal Gaz Boru Hattı (TANAP) ve Güney Kafkasya Boru Hattı ile birlikte 40 milyar dolarlık bir değer zinciri olan Güney Gaz Koridoru’nun Avrupa ayağını oluşturuyor.