Murat İşçi olay günü, Bağcılar’da kayınvalidesinin evinin önünde baldızı Filiz Karap’la tartışması üzerine sinirlenerek 3 kurşun sıkmıştı. O sırada kurşunlardan biri yan binanın birinci katındaki evinin balkonunda çamaşır asan Boğa’nın başına isabet etti. Şüpheli Murat İşçi olay yerinden kaçtı. Olaydan 5 ay sonra yakalanan Murat İşçi 24 Mart 2021’de tutuklandı.
‘ÖLDÜRME KASTIM YOK’
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, Murat İşçi hakkında Filiz Karap’ı ‘kasten öldürmeye teşebbüs’ten 9 yıldan 15 yıla kadar, Hatice Boğa’yı ‘olası kastla öldürmeye teşebbüs’ suçundan da 4,5 yıldan 10 yıla kadar hapis cezası istendi. İddiaya göre İşçi’ye olay anında silahı veren Anter Algur hakkında da, ‘kasten öldürmeye teşebbüs’ten 9 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası talep edildi.
Bakırköy 14’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen ilk duruşmaya tutuklu sanık Murat İşçi cezaevinden SEGBİS’le bağlandı. İşçi savunmasında, Aycan İşçi ile evli olduğunu, olay günü eşi ve çocuğunu şehir dışındaki ailesinin yanına götürmek istediğini, oğlunun kimliğini kayınvalidesinden almaya gittiğini anlattı. İşçi savunmasına şöyle devam etti:
‘İSTESEM VURURDUM’
“Kayınvalideme gittiğimde baldızım Filiz, ‘Ben aşağıdayım sana kimliği vereyim’ dedi. Sonra aramızda tartışma yaşandı. Bana ‘Allah senin de Aycan’ın da belasını versin, Miraç’ı bize bırakın kimliğini vermiyoruz’ dedi. Ben sinirlendim. Filiz’le aramızda 1,5 metre vardı. Filiz’in soluna doğru 3 el ateş ettim. Her nasılsa sağında bulunan Hatice Boğa’ya isabet etmiş. Ben buna şaşırıyorum. Benim sıktığım merminin Hatice Boğa’ya isabet etme imkânı yoktur. Hatice Hanım benim 40 metre gerimde birinci katta oturuyor. Ben Filiz’in arkasından hedef gözeterek sıkmadım korkutmak amaçlı sıkmıştım. Her şey aniden gelişti. Benim öldürme kastım yoktur. Suçlamayı kabul etmiyorum. Ben baldızımı vurmak isteseydim arada 1,5 metre vardı vururdum.”
Mahkeme, Hatice Boğa’nın Adli Tıp Kurumu’ndan gelecek raporunun beklenmesine karar vererek duruşmayı erteledi.
ŞİKÂYETÇİYİM
ŞANS eseri hayatta kalan Hatice Boğa şikâyetçi olduğunu belirterek o günü şöyle anlattı: “Çamaşır asıyordum. Birden gözümü açtığımda hastanedeydim. Başımdan vuruldum. Beni kimin vurduğunu bile görmedim. Kendisini şimdi görüyorum. Hâlâ sol tarafım uyuşmaktadır. Her hafta nöbet geçiriyorum. Ev işimi kendim yapamıyorum. İki çocuğum var. Onlar bana yardımcı oluyor. Mağdurum.”