Devrem Muammer Çam askeri törenle uğurlandı
Koşularda fark atardı, kalbine yenik düştü
İzmir’de hatalı kararı kaldırmaları için MHK’ye isyan bayrağı açtık. Çoğu tırstı, söz verdiği halde gelmedi. Sonra kaymağını bizden fazla onlar yedi. 4 kişiydik, Kadir Sorguç, Metin Aydınoğlu, Veysel Çetiner ve de Muammer Çam.
İnsanı tarif et deseniz.
Adamı tarif et deseniz.
Asaleti tarif et deseniz.
Nezaketi tarif et deseniz.
Zerafeti tarif deseniz.
Adaleti tarif et deseniz.
Kültürü tarif et deseniz.
Sanatı tarif etseniz.
Uzun uzadıya anlatmaya gerek yok.
Kısaca, açık ve net olarak; Muammer Çam.
Derim, tek kalemde.
İzmir’de hatalı kararı kaldırmaları için MHK’ye isyan bayrağı açtık.
Çoğu tırstı, söz verdiği halde gelmedi.
Sonra kaymağını bizden fazla onlar yedi.
4 kişiydik, Kadir Sorguç, Metin Aydınoğlu, Veysel Çetiner ve de Muammer Çam.
Delikanlı adamdın.
Yarını hesaplamadan hepimizin hakkını savundu, çatır çatır.
Hakkımız geçtiyse helal olsun sana, yiğidim.
1988 İzmir futbol hakem kursundan devremdir.
Alsancak Gazi İlkokulu, kurs hocalarımız da Halil Erdoğan (merhum) ile Fehmi Pazarcı (merhum).
52 yaşında idi daha Muammer Çam kardeşim.
Komple sporcu, mükemmel insan, çok da iyi hakem.
Sanatçı, zanaatkar, ressam heykeltıraş, neyzen, İngilizce öğretmeni.
Türkiye’deki ilk akademik İngilizce kitap yazarı, İngilizce akademik dil kursu kurucusu , Yabancı Dil kursları derneği kurucusu ve ilk başkanı. Yazmakla bitmez.
Çok da iyi koşucuydu, körük gibi ciğeri vardı.
Kalbi de sağlamdı.
İlk kez koşmuyor ki.
Sağlığına da çok dikkat ederdi.
25 kilometrelik maratonun 11.kilometresinde yer düştü, yığıldı, kaldı.
Kalp krizi dediler.
Hala inanamıyorum.
İçim acıyor, içim yanıyor.
Ruhun şad, mekânın cennet olsun.
Olmadı be devrem Mami.
İlk kez ve de son kez üzdün bizleri.
Bir kere üzdün.
Tam oldu.
Hakkını helal et Mami.
Bizden yana helali hoş olsun, asil devrem…
