Salgında 1 Temmuz itibari ile yeni bir döneme girildi. Maske takmak dışında koronavirüsle ilgili uygulanan tüm yasaklar sonlandırıldı. Çok uzun zamandır evlerinde kalan vatandaşlar da kendilerini deniz kenarlarına tatil bölgelerine attı. Otellerde yoğunluklar artarken, tatil beldelerinde kalabalıklar artmaya başladı. Biz de 2 Temmuz itibarıyla Ege kıyılarına giderek durumu yerinde görme imkânı bulduk.
URLA’YA İLGİ YOĞUNDU
Yolculuğumuza İzmir’den başladık. İzmir’de aşırı bir sıcak havayla karşılaştık. Sıcaklar nedeniyle gündüz saatlerinde sokakta gezmek neredeyse imkânsız. Ancak kafeler ve yeme-içme noktalarındaki kalabalık dikkat çekici. Aynı gün içinde İzmir’in gözde tatil beldelerinden Urla’daydık. Urlanın merkezinde otellerin ve pansiyonları büyük bir çoğunluğunda doluluklar yüksekti. Görüştüğümüz turizmciler pandemi sürecinde çok zorlandıklarını ancak yasakların sona ermesi ve havaları ısınmasıyla gelen yerli turistin kendilerini mutlu ettiğini söyledi. Bölgede halk plajlarında da yoğunluk hâkim durumda. Akşam saatlerinde restoranların açık alanlarında boş yer bulmak ise bir hayli zor. Deniz kıyısında hizmet veren bir restoranda çalışan garson, “2-3 gündür kalabalıklar artmaya başladı. Henüz geçmiş yıllara göre gerideyiz ama bu duruma gelmiş olmak bile bizleri mutlu ediyor. Daha güzel günler göreceğimize inanıyoruz” dedi.
SIĞACIK’TA PLAJLAR DOLDU
Urla’nın ardından gittiğimiz bir diğer yer ise Sığacık oldu. Seferihisar’a bağlı bölgenin merkezinde ilk olarak araç trafiği ile karşılaştık. Sonrasında ise plajların olduğu yerlere doğru yola koyulduk. Plajlarda geçmiş dönemlerden izler vardı. Bölgenin ilgi gören plajlarından birinde öğle saatlerinde yoğun bir kalabalık hâkimdi. Plaja yakın bir noktada hizmet veren otoparkın görevlisi, “Uzun süredir böyle kalabalıklar olmuyordu. 1-2 haftadır plaja gelenlerin sayısı artmıştı” dedi.
EFES’TE BİLET KUYRUĞU
Sığacıktan sonra yerli-yabancı turistlerin yoğun ilgi gösterdiği Efes’teydik. Havaların aşırı sıcak olması nedeniyle Efes Antik Kenti’nde fazla bir kalabalık olacağını düşünmüyorduk. Ancak gördüğümüz manzaraya şaşırdık doğrusu. Efes’in girişindeki otoparkta boş yer bulmak neredeyse imkânsız. Girişteki görevliler, “Pandemi sürecinde insanlar gelmeye devam etti. Ancak son 1-2 haftadır gelişler bir hayli arttı” dedi. Ardından Efes’e giriş yapmak için bilet bölgesine doğru ilerlerdik. Öncesinde esnafla sohbet etme imkânı bulduk. Artan turist sayılarının kendilerini umutlandırdığını ifade eden esnaf, “Ancak yabancı turist çok az. Genelde yerli turist geliyor. Ukrayna, Romanya gibi ülkelerden gelenler var. Bunlar yeterli değil. ABD ve Avrupalı turiste ihtiyacımız var” diye konuştu. Efes’e girişte bilet almak için çok uzun olmayan bir kuyruğa girdik. Bilet görevlisine ilginin nasıl olduğunu sorduk. Görevlinin yanıtı “Efes, pandemi öncesinde milyonlarca turist ağırlardı. Günlük girişler 15 binleri aşardı. Şimdi 3 bin seviyelerinde. Bu rakam geçmişe göre düşük görülebilir ancak pandeminin devam ettiği bu süreçte artan bu ilgi çok umut verici” şeklinde oldu.
KUŞADASI’NDA TAM GAZ EĞLENCE
Son durağımız ise Kuşadası oldu. Akşam saatlerinde girdiğimiz ilçe bir hayli kalabalıktı. Bölgedeki turizmcilerden aldığımız bilgilere göre otel doluluklarında hızlı bir artış yaşanıyor. Tatil cenneti Kuşadası’nda eğlence mekânlarında da kalabalıklar hâkim. Akşam 22.00 sıralarında Kuşadası’nın merkezinde çok ciddi bir trafik yaşanıyordu. Her bir eğlence mekânından ayrı ayrı müzik sesleri yükseliyor. Bir yanda yemek yiyenleri bir yandan dans edenleri görmek mümkün. Gece geç saatler olmasına rağmen caddelerde yürümekte bir hayli zorlandık. Sadece otellere ya da pansiyonlara gelenler değil, yazlık evlerinde tatillerini geçirmek isteyenler de bir hayli fazla. Ertesi sabah Kuşadası plajlarında da benzer görüntülerle karşılaştık. Plajlarda ağırlık olarak yerli turistler vardı.