Türkiye ekonomisinin en büyük sorunu cari açığın çözümü için beklenen yüksek katma değerli ihracat, savunma sanayiinden geldi. Son açıklanan rakamlara göre Türkiye ihracatının kilogram başına birim fiyatı 1,04 dolar olurken, savunma sanayiinde bu rakam 51,2 dolar olarak gerçekleşti. Savunma ve havacılık sanayiinin Türkiye’nin toplam ihracatındaki payı ise yüzde 1,5’e yükseldi.
Martta en fazla ihracat otomotivde gerçekleşti
2020 yılının tamamında 2 milyar 279 milyon dolarlık savunma sanayi ihracatı gerçekleştirilirken, bu yılın ilk üç ayında (ocak-mart) toplam savunma sanayi ihracatı yüzde 110,4 artarak 652 milyon dolar olarak kayıtlara geçti. Sektörde bugün itibarıyla 1.700’e yakın firma bulunuyor. Toplam istihdam ise 75 bini devirdi. 2023 yılı için 10,2 milyar dolar ihracat hedeflenen sektörde, yerlilik oranı yüzde 70’leri aşmış durumda.
TERECİYE TERE SATTIK
Türkiye savunma sanayii alanında en fazla ihracatı ABD’ye yaptı. Dünyanın en güçlü ordusuna sahip olan ABD, Türkiye’den, uçak ve helikopter malzemeleri başta olmak üzere elektronik harp silahlarına kadar birçok ürün satın aldı. Son açıklanan ihracat rakamlarına göre ABD’yi Azerbaycan izledi. Karabağ’ın işgalden kurtarılması için mücadele veren Azerbaycan’a, 2020 yılı ve bu yılın ilk üç ayında toplam 300 milyon doların üzerinde ihracat gerçekleştirildi. Türkiye’nin en fazla savunma sanayii ihracatı gerçekleştirdiği bir diğer ülke ise Suudi Arabistan oldu. Bu ülkeye tanklar, zırhlı savaş taşıtı aksanları, fişekler, roket fırlatıcıları gibi çeşitli ekipmanlar ihraç edildi. Arabistan’ı sırasıyla; Pakistan, Bahreyn, Endonezya, Rusya, Gana, Fransa, Ukrayna, İtalya, Kolombiya, Uganda, Somali, Macaristan, Tunus, Mali, Brezilya, Meksika, İran, Şili, Avustralya ve Yunanistan takip etti.
7 ŞİRKETİMİZ YER ALDI
Küresel pazarda 2020 yılında zor bir dönem yaşanırken, Türk savunma sanayii şirketleri, uluslararası başarılara imza atmayı sürdürdü. Dünyanın en prestijli savunma sanayii listesi olarak kabul edilen ‘Defense News Top 100’de yer alan Türk şirketi sayısı 7’ye yükseldi. ASELSAN, ilk 50’ye girme başarısı gösterdi. ASELSAN, Türk Havacılık ve Uzay Sanayii (TUSAŞ), ROKETSAN, STM ve BMC’ye 2020 yılında HAVELSAN ve FNSS de eklendi.
Öte yandan Stockholm Uluslararası Barış Araştırmaları Enstitüsünün (SIPRI) raporuna göre Türkiye, 2016-2020 yıllarını kapsayan beş yıllık dönemde, 2011-2015’e göre silah ihracatını yüzde 30 artırırken, ithalatını yüzde 59 azalttı. Türkiye bu alanda, 2015-2019 döneminde en çok ihracat yapan 14’üncü ülkeyken, 2016-2020 döneminde 13’üncülüğe yükseldi. İthalatta ise aynı periyotlarda 15’inci sıradan 20’inci sıraya indi.
ABD’NİN AMBARGOSU DERS OLDU
Savunma sanayiinde yerli üretim aynı zamanda ihracattaki engellerin ortadan kaldırılması açısından da kritik bir öneme sahip. Türkiye bunu Pakistan’a helikopter satışında acı bir şekilde tecrübe etmişti. Pakistan’a yapılan 1,5 milyar dolar değerindeki 30 adet T129 ATAK helikopterinin satışı ABD yaptırımlarına takılmıştı. ABD-İngiltere ortak yapımı motor kullanılan ATAK helikopterinin başka bir ülkeye ihracatı için ABD’den izin gerekiyor. Ancak Türkiye’nin Rusya’dan S-400 alımı nedeniyle ABD, Ankara’ya bir dizi yaptırım uyguluyor.
BAĞIMSIZLIĞIN SEMBOLÜ
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı İsmail Gülle, bağımsızlığımızın en önemli unsurlarından birinin yerli ve millî üretim savunma sanayiinden geçtiğini belirterek “Ülkemiz son yıllarda Savunma ve Havacılık sektöründe büyük yol kat etti. İnsansız hava araçları da dâhil, millî imkânlarla ürettiğimiz birçok ürünün ihracatını yapıyoruz. Yerli ve millî imkânlarla geliştirilen Savunma ve Havacılık sektörümüzdeki sistemlerimizin sayısı her geçen yıl artıyor. Dünyanın farklı coğrafyalarından birçok ülkede; millî imkânlarla ürettiğimiz ürünlerimiz kullanılıyor” dedi. Gülle ‘İhracat 2021 Raporu’nda da ihracat artışının en yüksek yaşanacağı sektörün, yüzde 425’le Savunma ve Havacılık Sanayi olacağını öngördüklerini ifade ederek “Raporumuzda da 2025 yılında 3,5 milyar dolar 2035 yılında ise sektörümüzün 11,5 milyar dolarlık ihracat yapması öngörülüyor. Sektörümüz ihracattaki performans artışıyla dış ticaret açığını da azaltacak. Ülkemizin ihracat projeksiyonuna göre sıralamada en hızlı yükselmesi beklenen sektör Savunma ve Havacılık Sanayii olurken, bu sektörümüzün 2021 yılında 19 sırada, 2025 yılında 17 sırada, 2030 yılında 13’üncü sırada, 2035 yılında da 11’inci sırada yer alması beklenmektedir” açıklamasında bulundu.
TÜRK ŞİRKETİ AVUSTRALYA’DA NAMLU ÜRETECEK
Türkiye’de metal şekillendirme sektöründe faaliyet gösteren Repkon, Avustralya’da Titomic firmasıyla ortaklık sözleşmesi imzaladı. Anlaşma çerçevesinde Avustralya’da kurulacak merkezde, Repkon’un flowforming teknolojisi ile namlı üretimi yapılacak. Şirket, rotasyonel soğuk dövme (swaging) teknolojisinde gerek makine üretimi gerekse şekillendirme tekniği konularında dışa bağımlılıktan tamamen kurtulup teknolojinin tümüne hâkim olarak özellikle 5,56, 7,62, 9 ve 12,7 milimetre kalibreli namlu imalatında örtülü veya açık ambargolara yerli ve millî özgün çözüm sunabilecek noktaya geldi. Repkon, son olarak 40 milimetre bombaatar namlusunun üretimini dünyada ilk kez flowforming ile gerçekleştirip envantere sokarak bu konudaki yurt dışı bağımlılığını da ortadan kaldırdı.
Türkiye Gazetesi