Birleşik Krallık Başbakanlık Türkiye Ticaret Elçisi Lord Robin Janvrin, Türkiye ile Birleşik Krallık arasındaki ticaretin yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınına büyük direnç gösterdiğini belirterek, “Küresel krizden çıktığımızda, bu olumlu ilerlemenin devam edeceği konusunda iyimseriz.” dedi.
Lord Janvrin, İngiltere ile Türkiye arasında yapılan Serbest Ticaret Anlaşması (STA) ve ikili ticarette 2021 yılı beklentilerini AA muhabirine değerlendirdi.
Birleşik Krallık’ın Brexit sonrası oluşan bağımsız ticaret politikasını, “Britanya’nın dünyanın en işletme dostu uluslarından biri olma” konumunu güçlendirmek amacıyla kullanmaya kararlı olduğunu belirten Lord Janvrin, şu ifadeleri kullandı:
“Birleşik Krallık, 2 yıldan kısa sürede 63 ülke ve Avrupa Birliği (AB) ile 885 milyar sterlin ticaretini kapsayacak şekilde anlaşma imzalamayı başardı. Bu, daha önce örneği görülmemiş bir durum. Bugüne dek, bu kadar çok ticaret anlaşmasını eş zamanlı olarak müzakere eden hiçbir ülke olmamıştı.”
Ülkesinin bu alandaki hedefine de değinen Lord Janvrin, “Birleşik Krallık, ticaretinin yüzde 80’ini kapsayacak serbest ticaret anlaşmaları yapmayı hedefliyor.” diye konuştu.
“SON BİRKAÇ YILDIR GERÇEKTEN ÇOK YAKIN İŞ BİRLİĞİ İÇERİSİNDE ÇALIŞTIK”
Lord Janvrin, Türkiye ile ticaret hacminin 2019’da 18,6 milyar sterline ulaştığını belirterek, “Ticaretimizi destekleyecek ikili STA’yı Aralık 2020’de imzalayarak, tarifesiz ticaret anlaşmalarını güvence altına alabilmek amacıyla, son birkaç yıldır gerçekten çok yakın iş birliği içerisinde çalıştık.” dedi.
STA’nın, otomotiv ve tekstil gibi kilit sektörlerde faaliyet gösteren Türk işletmelere sıfır tarife uygulamasının devam edeceği anlamına geldiğine dikkati çeken Lord Janvrin, “Türk ihracatçılar için Birleşik Krallık’ın çamaşır makinesi ve televizyon ithalatına uygulanan tarifeler de yüzde 0 olarak devam edecek ki Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) bu iki ürün kolu için sırasıyla yüzde 2 ve 14’lük bir tarife öngörüyor.” ifadesini kullandı.
Lord Janvrin, anlaşmayla Türk işletmeler ve tüketicilerin Birleşik Krallık’ın önde gelen teknolojilerine, metallerine, ilaçlarına ve araçlarına tarife bariyeriyle karşılaşmadan erişeceğine de işaret ederek, şunları söyledi:
“Bu anlaşma, mevcut AB-Türkiye ticaret anlaşmalarının sunduğu karşılıklı kolay pazar erişimimizi ve avantajlarımızı korumamızı sağlayıp gelecekte daha iddialı bir ticaret anlaşması imzalayabilmek için yapmamız gereken çalışmanın da temelini oluşturacak. Aralık ayında imzalanan STA, Türkiye’nin başka bir ülkeyle imzaladığı en büyük ticaret anlaşmasıdır. Birleşik Krallık’ın ithal ettiği, neredeyse 11 milyar sterlin değerinde mal ile Türkiye’nin en büyük ikinci ihracat pazarı olduğu ve Britanyalı firmaların da Türkiye’ye neredeyse 8 milyar sterlin değerinde mal ihraç ettiği çok iyi biliniyor. Ancak uzun yıllara dayanan ortaklıklarla geliştirilmiş karmaşık ve avantajlı temin zincirlerimiz sayesinde firmalarımızın kattığı değer ile ticaret ortaklığımız, yukarıdaki bu 2 rakamın toplamından çok daha büyük bir hacme sahip. Yeni imzalanan bu anlaşmayla korumaya alınan önemli otomotiv temin zinciri bunun güzel bir örneği.”
“OLUMLU İLERLEMENİN DEVAM EDECEĞİ KONUSUNDA İYİMSERİZ”
Ford firmasının ülkesinde 7 bin 500, Türkiye’de de 12 bin 500 kişiye istihdam sağladığını aktaran Lord Janvrin, Londra’’nın doğusundaki Degenham’dan Kocaeli’ye araç parçaları ihraç edildiğini ve montajı yapılan araçların 3’te 1’inin ise İngiltere’ye ihracatının yapıldığını dile getirdi.
Lord Janvrin, Türkiye ile Birleşik Krallık arasındaki ticari ilişkileri bir “başarı hikayesi” olarak nitelendirerek, şunları kaydetti:
“İkili ticaretimiz son 10 yıl içerisinde neredeyse yüzde 70 oranında büyüyerek 2019’da 19 milyar sterlin ile tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştı. Pandeminin ekonomik sonuçları, bu rakamları biraz düşürmüş olsa da ticaretimizin büyük bir kısmı direnç gösterdi ve bu küresel krizden çıktığımızda, bu olumlu ilerlemenin devam edeceği konusunda iyimseriz.”
Birleşik Krallık ve Türkiye arasındaki STA’nın, salgın koşullarının ardından güçlü bir iyileşme ortamı sunacağını belirten Lord Janvrin, anlaşmayla ilgili, “Birleşik Krallık’ı dinamik ekonomilerle yapılan modern anlaşmalar ağının merkezine yerleştirme planımızın bir parçası olarak, yakın gelecekte Türkiye ile yapmak istediğimiz yeni ve daha iddialı bir anlaşmanın da yolunu açıyor.” değerlendirmesinde bulundu.