Gibi bir hayal

Öyle bir hayal kurun ki tek kişilik sistemle dünyada en çok partisi olan bir ülke olsun. Bu hayali ülkede neler olabilir. Bu konuda da hayallerinizi ve hayallerimize tercüman olalım bizde ayni hayalleri görüyor olarak rüyayı veya hayalinizi açalım. Rüya bu ya bir bakıyorsun yüzlerce insan kuyrukta nedir dediğinde ekmek bir lira olmuş onun kuyruğu. Biraz gidiyorsun vitrinlerde televizyonlar çalışır halde bakıyorsun herkes kayak yapıyor e tabi geliri olan için iyi diyorsun ki arkanda duran biri ekmek kuyruğunu görmüyormusun diyor. Tam bir şey diyecekken başka biri de bir yıldır okul yok öğrenci yok birde tatil YAPILIYOR öğrenciler sanal karne alıyor velilerde kayak için durumdan rahatsız olmak yerine gönül eylendiriyor yazık oluyor çocuklara.

KORONA kol geziyor kimilerine para kazanmak yasak kimilerine yazın deniz kışın kayak serbest sorarsanız önlemler tamam. Akşam haberlerinde hayal ülkesinde günde yüz iki yüz kişi koronadan ölüyor.Derken aşının bulunduğu müjdesi ile insanlar bu melun rahatsızlıktan kurtulmuş olmanın sevincini Yaşıyor. Ancak beş milyar yedi yüz milyon insan var dünyada ve elli yedi milyon kişi aşı olmuş ve bu iş nasıl tamamlanır derken umutsuzlukla karşılıyorsun. Çünkü hayal ülkende doksan milyona yakın insan var bir milyon kişi aşı olmuş işallah biter diyor yüzümüz asılıyor. Gazetelerde ülkenin ilk savaş gemisi diye denize gemi indiriyoruz seneler sonra tekrar bir ilk gemiyi daha denize indiriyoruz. Arkadan uçak gemisini yaptığımızda üf çok büyük bir devlet olmanın gururunu yaşıyorsun ama geminin başlama ve bitiş yılı henüz belli değil.

Rüyada olsa hayalde olsa kafanda Televizyonu açıyorsun o ne iki ayrı yerde kadın cinayeti yetmedi kayıp insanlar. Filmlere bakıyorsun 1200-1300 yıllarındaki kahramanlıkları anlatıyor yıla bakıyorsun 2021. Maşallah aşıyı birileri Yapıyor tekrar yorulmanın anlamı yok bir gün bizde buluruz diyor konunun kısmını geçiyorsunuz. Bir tur atıyorsunuz televizyonda ki diğer kanallara 1960-70 yılları hatta 1950 yılları filmleri çok güzel filmler. Tarihi yaşamak da gerekli tabi diye düşünüyorsun.Hele şöyle bir mekan değiştireyim diyorsun kimse yok ama devam ediyorsunuz yürümeye. Mekan değişikliğinde bir kaç kez durduruluyorsun masken ne için sokakta olduğun soruluyor. Bu arada ger zamanki iş yerleri çoğunlukla açık değil ihtiyaçların tedarikinde zorluk yaşıyorsunuz. Hadi bir dinleneyim diyor eve gidip televizyonun karşısına geçiyorsunuz. Bir kanalda diha diğerinde savaş gemisi kanal yüze dayanıyorsun arada 1280 yılları kahramanları hile desise ihanet judo karate kılıçla ölüm başa dönüyorsunuz. Başa dönünce biri çınçır gibi bağırıyor battık. Diğer kanalların tümünde füze gibi yükseliyoruz mevzuu. Hatta uzay çıkmak için başladık bile uydunun ise  lafı bile olmaz diyor birileri ve oda bağırıyor hainler hapşırdılar bunların hepsinin adalet Önünde hesap vermesi gerek diyor. Bir ara uyanıyor hayali ülkeyi kaybediyorsun oh be ne kabusmuş diyorsun. Televizyonu açıyorsunuz ekranlarda hiç nerdeyse akraba olacağımız partili bir profösör mutlumuyuz nasıl mutlu oluruz konusunu anlatıyor. Mutluluklar sevgili insanlık